Sırbistan, siyasi krizin derinleştiği bir dönemden geçerken, 17 Ekim 2023’te on binlerce vatandaş, erken seçim talebiyle sokaklara döküldü. Başkent Belgrad dahil birçok şehirde aynı anda düzenlenen gösteriler, hükümete olan büyük bir tepkiyi ortaya koydu. Protestoların arka planında, ülkedeki siyasi istikrarsızlık ve demokrasiye yönelik tehditler yatıyor. Hükümetin kontrolündeki medya ve muhalefet partilerine uygulanan baskılar, halkın öfkesini daha da arttırdı. On binlerin katıldığı bu olaylar sırasında, polisin sert müdahalesi sonucu birçok kişinin gözaltına alınması, protestoların seyrini değiştirdi.

Protestoların Sebepleri ve Gözaltılar

Protestoların ana sebepleri arasında, Sırbistan hükümetinin son yıllarda uyguladığı otoriter politikalar ve muhalefete yönelik baskıcılığın artması bulunuyor. Ülkede yaşanan ekonomik sorunlar, sosyal adaletsizlik ve yolsuzluk iddiaları, vatandaşların sokaklara çıkmasına neden oldu. Özellikle son dönemdeki medya sansürleri, hükümete karşı duyulan güvenin azalmasına yol açtı. Protestolar sırasında, güvenlik güçlerinin kalabalığın üzerine gaz bombası ve tazyikli su ile müdahale etmesi, gözaltı sayısını arttırdı. Başsavcılık, 150’den fazla kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Uluslararası Tepkiler ve Gelecek Beklentileri

Olayların uluslararası kamuoyunda yankı bulması, Sırbistan’daki durumu daha da dikkat çeken hale getirdi. Avrupa Birliği ve diğer uluslararası kuruluşlar, Sırbistan hükümetine barışçıl gösterilere müdahale etmemesi ve demokrasiye saygı göstermesi konusunda çağrıda bulundu. Ülkede bu tür kitlesel protestoların devam edip etmeyeceği ise belirsizliğini koruyor. Çeşitli muhalefet partileri de bu durumu değerlendirerek koalisyon oluşturma yoluna gidebilir. Bu süreçte, Sırbistan halkının siyasi talepleri ve demokratik hakları açısından 2023 yılı, kritik bir dönemeç haline gelebilir.

Peki, Sırbistan’da erken seçim talebinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ve reform çalışmalarının hızlanıp hızlanmayacağı ise halkın sokaklardaki direnişine bağlı olarak şekillenecek. Erken seçim talebinin yanı sıra, toplumun barışçıl hak arayışlarının ne kadar süreceği, hükümetin tutumuna bağlı olarak belirsizlik taşıyor. Ancak yaşanan bu olaylar, Sırbistan halkının iradesini ve demokrasiye olan bağlılığını gözler önüne serdi. Böylelikle, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmeyi başardı. Önümüzdeki günlerde, Sırbistan’da neler olacağını hep birlikte göreceğiz. Ülkenin geleceği, bu protestolarla şekillenebilir ve halkın talepleri karşılık bulursa, Sırbistan’da yeni bir siyasi ardalanma yaşanabilir.